Türk Edebiyatının Unutulmaz 10 Karakteri!

Türk Edebiyatının Unutulmaz 10 Karakteri!

Türk edebiyatındaki pek çok ölümsüz eserler birlikte bu eserlerde başrol karakterleri de okuyucu üzerinde önemli izler bırakıyor. Eserler sadece konularıyla değil, karakterleriyle de hatırlanıyor. Bir nevi okuyucunun yaşamına dahil olan bu karakterlerden 10 tanesi yazımızın konusu oldu…

Oğuz Atay – Tutunamayanlar: Selim Işık

Oğuz Atay’ın Tutunamayanlar romanı Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biridir. Atay’ın ilk romanı olan Tutunamayanlar TRT Roman Ödülü’nün sahibi olmuştur. O güne kadar yazılan diğer romanlar arasında tarzı ve içeriği ile öne çıkar. Romandan bahsedildiğinde bugün bile okuyanların ilk aklına gelen Selim Işık karakteridir.

Çocukluk dönemlerinden beri yaşamla ilgili sorunları olan, topluma ayak uydurmakta zorlanan Selim Işık dış dünyayla iletişim kurmakta sorun yaşamaktadır. Herkesle mesafeli olmayı seçen Selim Işık sürekli olarak varoluşunu sorgulamasının neticesinde yaşamına son verme yolunu seçer. Bu seçimin sebebi yaşadığı hayatı bir türlü kabullenememesidir. “Tutunamayanlar”ın hikayesi kitapta Selim’in okul arkadaşı Turgut Özben’in arkadaşının kaybolup giden yaşamına odaklanmasıyla başlar.

Yazar Oğuz Atay, Pakize Kutlu ile 1972 yılında yaptığı bir röportajda Selim Işık’la ilgili olarak “birçok tutunamayanın bileşkesi” yorumunu yapıyor ve “Herkesin tutunan olmak istediği bir ülkede Selim Işık’ın tutunamayanlığı seçtiğini” ilave ediyor.

Sabahattin Ali – Kuyucaklı Yusuf: Yusuf

Sabahattin Ali’nin efsane romanı Kuyucaklı Yusuf yazarın 1937 yılında yayımlanan ilk romanıdır. Romanda gerçekli bir üslupla sistem sorgulanırken, diğer yandan lirik bir aşk hikayesinden bahsedilir. Yazarın bir diğer etkileyici romanı olan Kürk Mantolu Madonna da adından Kuyucaklı Yusuf kadar söz ettirir. Romanın baş karakteri olan Yusuf, Türk edebiyatının en romantik karakterlerinden biri olarak kabul görür. Romandaki imkansız aşk hikayesi taşrada geçer. Yusuf 9 yaşında yetim kalmış, evlatlık edinilmiştir. Yusuf’un hayatı Muazzez ile tanışmasıyla değişir. Diğerlerinin zalimliklerine karşı naif kişiliğinden ödün vermeyen Yusuf, Muazzez’e olan aşkıyla değişip, dönüşerek akıllarımızda kalmayı başarır.

Yusuf Atılgan – Anayurt Oteli: Zebercet

Anayurt Oteli, Yusuf Atılgan’ın ikinci romanıdır. Zebercet adı Anayurt Oteli denince ilk akla gelenlerdendir. Bu ad hem romanın geçtiği mekanın, hem de baş karakterin adıdır. Anayurt Oteli anlatım gücüyle okuyucuyu fetheder. Çağdaş Türk edebiyatının unutulmaz karakterleri arasında olan Zebercet üzerine kuruludur.

Zebercet tek başına yaşamaktadır. Anayurt Oteli’nin misafirlerine şahitlik etmektedir. Bir gün otele bir kadın gelir ve Zebercet’in yaşamı değişir. Kadın bir gece otelde kalır, bir sonraki hafta yeniden geleceğini söyler ve otelden ayrılır. Hatta romanda adı bile geçmez. O zamana kadar yaşamdan herhangi bir beklentisi olmayan Zebercet’in sıradan günlerinin içeriği bu misafirden sonra değişir. Yaşadığı otelle uyumlu basit yaşamı ve sıradan görünüşü ile bilinen Zebercet’in akıllarda kalmasının en önemli sebebi gerçekçiliğidir.

Reşat Nuri Güntekin– Çalıkuşu: Feride

dudaktanKalbe, Yaprak Dökümü gibi ölümsüz eserlerin yazarı Reşat Nuri Güntekin bir diğer unutulmaz eseri de Çalıkuşu romanıdır. Kurtuluş Savaşı’nın etkilerinin anlatıldığı romanda Feride adlı baş karakter dikkat çeker.

Roman bir nevi Feride’nin iç dünyasında yaşadığı fırtınalar üzerine kurgulanmıştır. Çalıkuşu’nda Feride büyük bir hayal kırıklığı yaşayarak ailesini ve nişanlısını geride bırakır, Anadolu’da küçük bir köye öğretmenlik yapmaya gider. Köyde Kurtuluş Savaşı’nın etkilerisürmektedir. Ancak Feride bu zor şartlarla değil, değer yargılarıyla savaşarak ayakta kalma mücadelesi verir. Feride’nin idealleri uğruna gösterdiği cesaret örnekleri bu karakterin Türk edebiyatının unutulmazları arasında olmasını sağlar. 

Yaşar Kemal – İnce Memed: İnce Memed

Efsane yazar Yaşar Kemal, İnce Memed adlı romanını 32 yılda tamamlamıştır. Türk edebiyatının en iyilerinden olan İnce Memed’de bir baş kaldırı hikayesi anlatılır. Namuslu, dürüst, sağduyulu ve halktan yana olan İnce Memed halkı soygunculardan koruyan bir eşkıya oluverir. Romanda destansı bir kahraman gibi okuyucuyla buluşan İnce Memed, bir başkasıyla evlendirilecek olan Hatice’yi kaçırır.  Hatice’ye aşık olan karakter sağlam duruşuyla okuyucuyu yakalar.

Adalet Ağaoğlu– Ölmeye Yatmak: Aysel

Türk edebiyatının baş yapıtlarından kabul edilen Adalet Ağaoğlu’nun Dar Zamanlar üçlemesinin ilk yayınlanan kitabı olan Ölmeye Yatmak adlı kitap 1973 yılında yayımlandı. Kitap, baş karakter Aysel’in bir otel odasında ölmeye yatışını ve geri dönüş hikayesini anlatır. Kitapta genel itibariyle kadının kimliği ve yaşamı sorgulanır.

Ölmeye Yatmak adlı romanda Aysel, Cumhuriyet ideolojisi ile geleneksel aile ideolojisi arasında sıkışıp kalıyor. Aysel’in var olma mücadelesi ve ruh dünyası çerçevesinde toplumsal olaylar ele alınıyor.

Orhan Kemal – Murtaza: Murtaza

Orhan Kemal’in kült eserlerinden olan Murtaa 1952 yılında yayımlandı. Gerçekçi toplumsal romanın temsilcilerinden kabul edilen kitabın baş karakteri Bekçi Murtaza oldukça etkileyici bir kişiliğe sahiptir. Bu kişilik aslında sadece bu romanda değil tiyatro oyunlarında ve filmlerde de karşımıza çıkar. Murtaza otorite ile kendi doğruları arasında sıkışıp kalmıştır.

Okuyucuda önemli bir iz bırakan romanda Murtaza’nın başına gelenler mizahi bir anlatımla sunulur. Romanda dürüstlükten ödün vermemesi, ilkelerini savunmaktan vazgeçmemesi, vazgeçmedikçe çözülemeyen hallerde kalması Murtaza’nu-ın unutulmaz olmasını sağlar.

Aziz Nesin – Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz: Yaşar

Şiir, oyun ve hikaye alanlarındaki eserleriyle tanınan Aziz Nesin’in, Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz adlı eseri 1977 yılında yayınlandı. İlk olarak radyo oyunu olarak yazıldı. Daha sonra başarısından dolayı sahnelendi. Farklı yazım şekillerinden geçen eser en son roman olarak okuyucuyla buluştu. Aziz Nesin’in Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz adlı eserinin sinema filmi de yapıldı.

Eserde, nüfus kağıdı bulunmadığı için başına olmadık işler gelen Yaşar’ın hikayesi anlatılıyor. Yaşar, temiz ve saf biridir. Devletin çıkarlarına göre bir yaşıyor kabul edilir, bir yaşamadığı kabul edilir. Kimlik bunalımının kıskacında olan Yaşar sonunda bambaşka biri olur. Yaşar’ın bu dönüşümü kitabı ve onu Türk edebiyatının unutulmazları arasına alır.

Halid Ziya Uşaklıgil – Aşk-ı Memnu: Bihter

Halid Ziya Uşaklıgil’in ilk batılı eseri olan Aşk-ı Memnu ilk olarak dönemin edebiyat yayınlarından Servet-i Fünun dergisinde yayınlandı. Filmlere de konu olan Aşk-ı Memnu yakın zamanda televizyon dizisi olarak da çekildi.

Kitabın en dikkat çeken karakteri olan Bihter, maddi kaygılarından dolayı kendinden yaşça epey büyük olan Adnan ile evlenir. Yaşadığı evde kendileriyle birlikte kalan, kocasının yeğenine aşık olur. romanda Bihter’in dönüşümü, tutkulu aşkı ve duygusal boşluğu konu edilir.  Bihter en sonunda olmaktan korktuğu kişiye dönüşmüştür. Aşkının ve hırslarının esiri olan Bihter okuyucuyu derinden etkiler.

Ahmet Hamdi Tanpınar – Saatleri Ayarlama Enstitüsü: Hayri İrdal

Ahmet Hamdi Tanpınar, Saatleri Ayarlama Enstitüsü adlı kitabında toplumsal sorunlara özgün bir yorum getiriyor. Romanda Türk insanının doğu – batı arasındaki kimlik mücadelesi konu ediliyor. Romanda pek çok karakter yer alıyor. Dikkat çeken karakterlerden olan Hayri İrdal aynı zamanda romanın anlatıcısı… Hayri İrdal’ı yaşamı boyunca insanlar pek de ciddiye almayarak hor görmüştür. Hayri’nin yaşamı kendisine zıt bir karakter olan Halit Ayarcı ile tanışmasıyla değişir ve bir anda herkes tarafından takdir gören biri olur. Hayri İrdal’ın romandaki hit cümlesi “Hepimiz kendi masallarımızın kurbanlarıyız” olarak bilinir. Bu cümle okurun kendi yaşamını sorgulamasına sebep olur.

Bir yorum yazmaya başla
Yorum
İsim
Mail adresiniz